Nöbetçi Eczaneler
Ruhsal Zorluklar
Havayollarında, dolayısıyla havalimanlarında çalışanlar için iş gerçekten zorlu bir süreç. Özellikle günümüzde, bu zorluklar daha da arttı. Türk Hava Yolları’nın çalışanlarına düşük ücret verdiği konusunda endişeler var. Yaşam koşulları ise tartışmalı bir konu. Ancak asıl sorun burada yatıyor. Elbette, her şirket aynı durumda değil. Örneğin, TGS ve Havaş çalışanlarının bu konuda sürekli şikayetleri devam ediyor. Bu şikayetlerin temelsiz olduğunu düşünmek zor. Evet, haklılar. Bay Bolat, bu durumu düzeltebilmek adına elinden geleni yapmış gibi görünüyor. Aslında ana şirketle bağlı şirket arasındaki ayrımın ne kadar mantıklı olduğu da ayrı bir tartışma konusu. Elbette, gelir ve giderleri karşılaştırmak zor. Ancak yaşam koşulları o kadar zor ki, bu ücretlere rağmen geçinmek büyük bir sıkıntı yaratıyor. Bu tür şikayetler için yeterli ve kabul edilebilir nedenler var. Ev kirası, doğalgaz, akaryakıt gibi giderleri siz de yaşıyorsunuz. Herkes yaşıyor, hepimiz yaşıyoruz.
Havalimanlarında çalışma koşullarını detaylı bir şekilde açıklamama gerek yok. Eskiden havalimanında çalışan bir arkadaşla sohbet etme fırsatım olmuştu. Anlattıkları, THY’de çalışırken hissettiğim ruh halini hatırlattı. Majör depresyon denilmişti. Şirket kaynaklı sorunlar bir yana, çalışılan yerin kendine has zorlukları, çalışanları oldukça etkiliyor. İşte tüm bu olumsuzlukların yanı sıra, insan vücudu geleceğinden emin olamama hissi ve yönetim kaynaklı gerginliklerle birleşince, dayanılması neredeyse imkansız sonuçlara yol açıyor. Bu durum, insanın zihinsel ve fiziksel sağlığını ciddi şekilde etkiliyor. Mekanizmanın bu tür stres ve baskılara dayanabilmesi pek olası değil. Sonuç olarak, bu durumun insanların ruh sağlığını olumsuz etkileyeceği açıktır. Ruhsal bozuklukların bu zorlayıcı koşulların doğal sonucu olduğunu söyleyebiliriz.
Neyse, şimdi kendinize şu soruları sorun: Aşağıdaki belirtilerden hangilerini yaşıyorsunuz? Eğer bu belirtilerin bir kısmını yakın zamanda yaşadıysanız, yaşlı bir kişinin bu uyarısını dikkate alın. Eğer aşağıdaki durumlardan birkaçını yaşıyorsanız, geleceğinizi daha iyi hale getirmek için yardım ve destek almayı düşünmelisiniz:
Ruhsal Zorluklar
- Konsantrasyon Sorunları: Bir konuya odaklanmakta zorlanma, bir kitabı, filmi veya projeyi bitirmekte zorlanma.
- Detayları Hatırlamakta Zorlanma: Önemli detayları unutma.
- Karar Verme Güçlüğü: Daha önce kolayca verdiğiniz kararları şu anda verememe.
- Halsizlik ve Enerji Azlığı: Nedensiz yorgunluk, hobilerden ilgi eksikliği.
- Suçluluk, Değersizlik ve/veya Beceriksizlik Hissi: Nedensiz suçluluk hissi, günlük aktiviteler sırasında beceriksizlik hissi.
- Normalden Fazla veya Az Uyku: Uykunuz olsa bile uykuya dalma sorunu veya tersine, gereğinden fazla uyuma.
- Olumsuz Düşüncelerin Önüne Geçememe: Olumlu bir durumda bile gelecekten kaygılanma, olumsuz düşüncelerle başa çıkamama.
- Normalden Fazla Alkol Tüketimi: Depresyondaysanız alkol tüketiminin artması gibi düşüncesiz davranışlarda artış görülebilir.
- Huzursuzluk Hissi, Agresif Olma Hali: Neden olmayan huzursuzluk hissi, aşırı sinirli ve agresif tepkiler verme.
- Hayatın Yaşamaya Değer Olmadığı Düşüncesi: Renkli bir sosyal yaşamınız, sağlam ilişkileriniz ve başarılı bir işiniz olabilir, ancak depresyondaysanız bunların hayatınıza değer kattığını görmekte zorlanabilirsiniz.
Ruhsal Zorluklar Karşısında Ne Yapılmalı?
Evet, belirli bir grup çalışanın ruh hali iç açıcı değil ve maalesef benzer zorluklarla karşılaşan diğer bir grup iş arayan veya farklı bir alanda çalışmak zorunda kalan kişilerin durumu daha da zor. Bunları ayrıntılı olarak anlatmanın faydalı olacağını düşünmüyorum, çünkü bu durumlar zaten yeterince yaygın.
Özellikle genç kuşağın durumu oldukça endişe verici. Ülkenin geleceği için gençlerin desteklenmesi gerekiyor, ancak bu nasıl yapılabilir? İşe yerleştirme süreçlerinde, gençleri değerlendirerek onlara güvenmek önemlidir. Ancak, bu konuda şüpheler olabilir. Acaba işverenler gerçekten gençleri desteklemek ve fırsatlar sunmak için ellerinden geleni yapıyorlar mı?