Oyuncu Didem Aksu’dan dizi ve sinema sektörüne sert uyarı! 🚨 ‘Tekelleşme devam ediyor, hatta arttı ve bu büyük çöküş getirecek!’ diyor. 3 yıldır sunuculuk yapan Aksu, ‘Yetenek yetmiyor, sanatın siyaseti var’ dedi. Çözüm yapımcılarda mı? 🤔 #DidemAksu #Tekelleşme
Bir zamanlar birçok sevilen ve popüler televizyon dizisinde canlandırdığı unutulmaz karakterlerle izleyicilerin beğenisini kazanan deneyimli oyuncu Didem Aksu, Türk sinema ve dizi sektörünün geleceğine dair kaygı verici ve çarpıcı açıklamalarda bulundu. Aksu, sektörde uzun yıllardır varlığını sürdüren ve bir türlü aşılamayan tekelleşme eğiliminin, sanılanın aksine son dönemde yaşanan gelişmelerin ardından daha da güçlenerek arttığını ve bu endişe verici durumun sektörü büyük bir çöküşe doğru sürükleyebileceğini iddia etti.
Didem Aksu, sektördeki bu olumsuz gidişatın ve fırsat eşitsizliğinin temel nedenlerinden biri olarak belirli çevrelerin, grupların ve kemikleşmiş ilişkilerin sektördeki hakimiyetini işaret etti. Yeteneğin ve liyakatin her zaman projelerde yer almak için yeterli bir kriter olmadığını savunan Aksu, sanat dünyasının kendi içinde karmaşık bir ‘siyaset’ barındırdığını ve sektörde başarılı olabilmek için sadece iyi bir oyuncu olmanın veya fiziksel güzellik ile yeteneğe sahip olmanın yetmediğini, aynı zamanda bu ‘sanat siyasetini’ de maharetle yönetmek gerektiğini belirtti. Deneyimli oyuncu, bu durumun, birçok parlak ve yetenekli ismin hak ettiği projelerde yer bulmasını engellediğini ve sonuç olarak sektördeki yaratıcılığa, çeşitliliğe ve rekabete ciddi zararlar verdiğini ima etti.
Kendi kariyerinden ve yaşadığı zorluklardan da örnek veren Didem Aksu, geçmişte önemli ve ses getiren yapımlarda başarılı performanslar sergilemiş bir oyuncu olmasına rağmen, son üç yıldır asıl mesleği olan oyunculuk yerine sunuculuk yaparak hayatını idame ettirmek durumunda kaldığını büyük bir içtenlikle dile getirdi. Aksu, bu durumun kendisini bir sanatçı olarak derinden yaraladığını ve en sevdiği iş olan mesleğini yapamamanın büyük bir üzüntü ve hayal kırıklığı kaynağı olduğunu ifade etti. Bu kişisel ve dokunaklı deneyim, sektördeki tekelleşmenin ve adil olmayan fırsat dağılımının bireysel kariyerler üzerindeki yıkıcı ve olumsuz etkisini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Peki, sektördeki bu endişe verici gidişata karşı nasıl bir çözüm bulunabilir? Didem Aksu’ya göre, bu sorunun çözümünde en büyük sorumluluk yapımcılara düşüyor. Aksu, “Bunun tek çözümünün yapımcıların bu gidişata acilen el atması ve dur demesi gerektiğini” belirterek, sektördeki karar verici mekanizmalara ve içerik üreticilerine önemli bir çağrıda bulundu. Yapımcıların daha adil, daha şeffaf, daha kapsayıcı ve her şeyden önemlisi yeteneği ve liyakati ön planda tutan bir yaklaşımla hareket etmesinin, sektördeki tekelleşme zincirinin kırılması ve Türk sinema ile dizi dünyasının daha sağlıklı, daha yaratıcı ve daha rekabetçi bir yapıya kavuşması için elzem ve kaçınılmaz olduğunu güçlü bir şekilde vurguladı.
Didem Aksu, “Ben bir oyuncu olarak kendi yeteneğime sonuna kadar güveniyorum ama maalesef günümüz koşullarında sadece yetenek yeterli olmuyor,” sözleriyle hem içinde bulunduğu durumu hem de sektördeki genel çarpık eğilimi özetlerken, Türk sinema ve dizi dünyasının geleceği için yapıcı ve çözüm odaklı bir tartışma başlatmayı umuyor. Deneyimli oyuncunun bu cesur ve samimi açıklamalarının, sektördeki tekelleşme, fırsat eşitliği ve liyakat gibi hayati konuların daha yüksek sesle ve daha geniş platformlarda konuşulmasına vesile olması bekleniyor.