Ana Sayfa Arama
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Böbrek Taşınız Olabilir! Bu Belirtileri Göz Ardı Etmeyin!

Doç. Dr. Mehmet Yılmaz Salman, böbrek taşı risklerini ve belirtilerini açıkladı. Modern yaşam tarzı bu riski artırıyor. Erken teşhis ve doğru tedavi önemli.

Doç. Dr. Mehmet Yılmaz Salman, böbrek taşı risklerini ve belirtilerini

Modern yaşamın getirdiği obezite, düzensiz beslenme ve hareketsiz kalma gibi alışkanlıklar, böbrek taşı oluşumu riskini maalesef artırıyor. Geçmişte erkeklerde daha sık rastlanan bu sağlık sorunu, günümüzde kadınlar ve çocuklarda da yaygınlaşıyor. Böbrek taşları bazen hiçbir belirti vermeden sinsi bir şekilde ilerleyebilir. Hastalar çoğunlukla farklı bir şikayet için doktora gittiklerinde bu durumla karşılaşırlar. Toplumda her 10 kişiden biri hayatının bir döneminde böbrek taşı sorunuyla yüzleşiyor. Ancak uzmanlar bu sorunu kontrol altına almanın mümkün olduğunu belirtiyor. Yeterli su tüketimi, dengeli beslenme, hareketli bir yaşam ve ideal kiloyu korumak bu noktada büyük önem taşıyor. Memorial Şişli Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Mehmet Yılmaz Salman, böbrek taşlarının nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler verdi.

Böbrek Taşı Riski Neden Artıyor?

Doç. Dr. Salman, dünya nüfusunun %15’inden fazlasının böbrek taşı sorunu yaşadığını belirtti. Coğrafi faktörler ve yaşam koşulları nedeniyle ülkemiz de bu oranlardan etkileniyor. Böbrek taşının en önemli sebepleri arasında şunlar bulunuyor:

  • Genetik Faktörler: Ailede böbrek taşı öyküsü olan bireyler daha yüksek risk taşıyor.
  • Yetersiz Sıvı Alımı: Az su içmek idrarı yoğunlaştırır. Bu durum kristallerin birikmesine yol açar.
  • Beslenme Alışkanlıkları: Hayvansal gıdalar, aşırı tuz, şeker ve oksalat içeren yiyecekler riski artırıyor.
  • Obezite ve Hareketsiz Yaşam: Fazla kilo ve hareketsizlik, böbrek taşı oluşumunu tetikliyor.
  • Tekrarlayan İdrar Yolu Enfeksiyonları: Bu enfeksiyonlar ve bazı hastalıklar böbrek taşı riskini yükseltiyor.
  • Yaş ve Cinsiyet: Risk 30 yaşından sonra artıyor. Eskiden erkeklerde daha sık görülse de artık kadın ve çocuklarda da yaygın.
  • Coğrafi ve İklimsel Faktörler: Sıcak iklimlerde yaşayanlar daha fazla risk altında bulunuyor.
  • Geçmişte Taş Düşürme Öyküsü: Daha önce taş düşüren hastalarda 5 yıl içinde tekrarlama riski %50’nin üzerindedir.

Hangi Belirtiler Böbrek Taşına İşaret Eder?

Çoğu kişi böbrek taşı denince aniden başlayan, dayanılmaz bel ağrılarını düşünür. Ancak Doç. Dr. Salman, taşların böbrekte yıllarca belirti vermeden kalabileceğini vurguladı. Hastalar genellikle başka bir nedenle doktora gittiklerinde, ultrason veya tomografi sonucunda böbrek taşı olduğunu öğreniyor. Aslında dayanılmaz ağrılara neden olan, taşın kendisi değil, idrar kanalındaki idrar akışını engellemesidir. Taşlar ilk olarak kristal (halk arasında kum) şeklinde oluşur. Sağlıklı böbrekler ve yeterli su tüketimi, bu kristalleri idrarla atar ve birikimi önler. Fakat böbrek yapısı idrar akışını yavaşlatıyorsa veya kişi yeterli sıvı tüketmiyorsa, bu kristaller birleşerek taşa dönüşebilir. İdrar akışını engelleyecek boyuta ulaşan böbrek taşları şu belirtilerle kendini gösterir:

  • Şiddetli ağrı (genellikle bel ve yan bölgede, kasıklara yayılabilir).
  • İdrarda kan görülmesi.
  • İdrar yaparken yanma hissi.
  • Sık sık idrara çıkma ihtiyacı.
  • İdrar kokusunda değişiklik.
  • Mide bulantısı, bazen kusma.
  • Ateş veya üşüme (özellikle enfeksiyon varsa). Taş idrar yollarında tıkanıklığa veya enfeksiyona yol açarsa, bu belirtiler daha da belirginleşir.

Kişiye Özel Tedavi Yöntemleri Mevcut

Doç. Dr. Mehmet Yılmaz Salman, tedavi başarısı için öncelikle taşların oluşma nedenlerini belirlemenin çok önemli olduğunu belirtti. 2 cm’den küçük böbrek taşlarını genellikle vücut dışı şok dalga tedavisi (ESWL) veya idrar kanalından girilerek uygulanan Retrograd İntrarenal Cerrahi (fleksible üreteroskopi) ile tedavi ediyorlar. Bu ikinci yöntemde, kıvrımlı aletlerle böbreğin içine ulaşıp taşı lazer ile kırıp toz haline getiriyorlar. 2 cm’den büyük taşlarda ise bel bölgesinden yaklaşık 1 cm’lik bir kesi ile böbreğe girip taşları kırarak temizleyebiliyorlar (Perkütan Nefrolitotomi). Tekrarlayan böbrek taşlarında, tedavi sonrası taşların oluşma nedenlerini belirleyerek hastaya özel tedavi programları uyguluyorlar.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri Taş Oluşumunu Engelleyebilir

Doktor kontrolünde uygulanan tedavilerin yanı sıra, hastanın yaşam tarzında yapacağı değişiklikler de büyük önem taşıyor. Doç. Dr. Salman, kilo kontrolü, dengeli ve taş tipine uygun beslenme, düzenli fiziksel aktivite, yeterli (günde en az 1,5-2 litre) su alımı ve tuz ile şeker tüketimini önerilen miktarlarda tutmanın taş oluşumunu engellemede kritik rol oynadığını vurguladı.